ETİKETLER :
ygs
,
ygs başvuru
,
ösym
,
2017 ygs
,
ygs başvuru kılavuzu
,
ygs takvimi
,
ygs hazırlık
,
ygs konuları
,
ygs soruları
YGS başvurularının başlaması, öğrencilerimizin bazılarında heyecanın, bazılarında ise sınav kaygısını artırmış olabilir. Kalan zamanlarını iyi değerlendirmeleri, hem kaygılarını yönetebilmelerine hem de başarılarını artırmalarına yardımcı olacaktır. Ders çalışmaya ve sınav hazırlığına ayırdıkları zamanı bir kez daha gözden geçirebilirler. Başarı için tek bir reçete yoktur. Ancak yeterince ve ellerinden geldiğince çalıştıklarına inanmalıdırlar.
Bol Soru Çözün!
YGS, test becerisinin ve zaman yönetiminin önemli olduğu bir sınavdır. Bu nedenle YGS’ye kadar bol soru çözmek ve deneme sınavlarına girmek en başta gelen çalışma stratejilerindendir. Böylece öğrencilerimiz farklı soru tipleri ile karşılaşacaklar, konuyu bildikleri halde yapamadıkları soru kalmayacaktır. Farklı soru tipleri görmek YGS gibi sınavlarda başarıyı artırıcı önemli bir faktördür. Sınava son bir ay kala son yıllarda çıkmış soruları çözebilirler.
YGS İçin Zaman Planı Yapın
Türkçe, Sosyal Bilimler, Matematik ve Fen Bilimleri olmak üzere 4 testten oluşan ve 160 soru için 160 dakika verilen YGS için öğrencilerimizin bir zaman planı yapmaları önemlidir. Hedeflerine göre her öğrencimizin hangi testten başlayacağına ve hangi teste ne kadar zaman ayıracağını belirlemesi gerekmektedir. Soruları verilen zaman içinde en iyi şekilde çözmek, 160 dakikayı daha iyi yönetebilmek için turlama tekniği kullanabilirler.
Turlama Tekniği Kullanın
YGS’deki testlerde soruların zorluk düzeyi birbirinden farklıdır. Ancak tüm soruların puan değeri aynıdır. Turlama tekniği, bir test içinde önce kolay soruları yapmak, zor gelen soruları atlamak, daha sonra kalan zamanda bu uğraştırıcı sorulara dönmek olarak özetlenebilir. Örneğin, Matematik testinin 3. ve 4. sorusunda zorlanan bir öğrenci, testin hemen başında moralini bozabilir. Ancak bu iki soruyu hemen atlayıp geriye kalan sorulara yönelmesi, çözebileceği tüm sorulara çözdükten sonra bu iki soruya dönmesi daha iyi bir stratejidir. Turlama tekniği, öğrencilerimizin bir test içinde hem zamanı hem de sınav psikolojilerini daha iyi yönetebilmelerine destek olur.
Deneme Sınavlarını Sonuç Odaklı Değerlendirmeyin
Deneme sınavlarından sonra sadece alınan puana ve sıralamaya bakmamak gerekir. Aslında her bir deneme öğrencilerimize yeni bir çalışma stratejisi sunmaktadır. Hangi konuda ya da hangi soru tipinde hata yaptım, boş soru bırakmamın nedeni ne, konu mu çalışmam gerekiyor, farklı soru tiplerini görmem mi, sınavda zamanı nasıl yönettim, … gibi sorulara yanıt aranarak bir dahaki denemeye kadar bir çalışma stratejisi geliştirmek gerekir. Deneme sınavlarının sonucunda sadece başarımız puanlandırılmaz, sıralanmaz, aynı zamanda kalan süreçte nasıl çalışmamız gerektiği ile ilgili bize önemli ipuçları verir.
Ders Çalışmaya ve Yeni Konular Öğrenmeye Devam Edin
Soru çözmek ve deneme sınavlarına girmek önemli ancak okulda başarılı olan öğrencilerin her zaman YGS ve LYS’lerde daha başarılı olduklarına da dikkat çekmek gerekir. Çünkü YGS ve LYS’lerdeki sorular 4 yıllık lise müfredatının tamamını kapsamaktadır. Dolayısıyla derslerine düzenli çalışan, öğrendiklerini özümseyerek öğrenen ve kalıcı öğrenmeler elde eden öğrencilerin bu birikimlerini test sınavlarına aktarmaları daha kolaydır. O nedenle ders çalışmaya, yeni konular öğrenmeye, varsa eksikleri gidermeye son güne kadar devam etmek önemlidir.
LYS’leri İhmal Etmeyin
12 Mart’ta yapılacak YGS’den sonra LYS’lere 3 ay gibi bir süre kalıyor. Bu sürenin LYS’lere odaklanmak için yeterli bir süre olmadığını şimdiden belirtmek doğru olur. YGS başvurularının başlamış olması YGS’ye olan odağı artırsa da 12 Mart’a kadar öğrencilerimizin hem YGS hem de LYS hazırlığına devam etmeleri, bu çalışmalarını dengelemeleri yerinde olur. MF, TM, TS ve DİL puan türlerinde YGS’nin ağırlığının % 40, LYS’nin ağırlığını % 60 olduğunun ve LYS’lerde daha çok bilgi ölçen soruların sorulduğunun altını çizmek gerekir.
LYS’lerdeki Kısa Cevaplı Sorular ile İlgili Endişelenmeyin
LYS’lerde bu yıl karşımıza çıkacak olan yeni, kısa cevaplı sorular da gündemde olan önemli konulardan biridir. 2013 yılından itibaren kamuoyu ile paylaşılan, bu yıl kademeli olarak, yani her bir LYS’de sadece 3 tane çıkacak olan kısa cevaplı sorular için öğrencilerimiz endişelenmemeli. Bilgisine ve hazırlığına güvenen öğrencilerimiz için bir fark olmayacak.
Öğrencilerimiz kısa cevaplı sorularda buldukları yanıtı şıklar arasında aramayacak sadece optik okuyucuya kodlayacaklar. YGS ve LYS’lerde dört yanlış bir doğruyu götürmektedir. Bu yıl kısa cevaplı sorular için bu geçerli olmayacak.
ÖSYM’nin yayınladığı örnek sorular için tıklayınız...
YGS’ye Psikolojik Hazırlık Yapın
Öğrencilerimizin sınava akademik hazırlık yapmalarının yanında psikolojik olarak da hazırlık yapmaları gerekmektedir. Sınav kaygılarını daha iyi yönetmeleri için öğrencilerimizin rehber öğretmenleri ile görüşmesi, uzman desteği alması gerekir. Şunu da belirtmek gerekir ki, kaygı ve gerginliğin nedenlerinden biri de fizyolojik ihtiyaçlarımızın yeterince karşılanmamasıdır. Bu nedenle öğrencilerimiz beslenme ve uyku düzenlerine özen göstermelidirler. Olumsuz düşünceleri, olumluya çevirmek, sınava zihinsel hazırlık yapmak önemlidir. Çünkü başarmak için önce inanmak gerekir.
Ailelere önerilerimiz…
Üniversite giriş sınavlarında ailelerimizin desteği çok önemli. Öncelikli olarak çocuklarının temel psikolojik ihtiyaçlarına özen göstermek, onların sevgi, ilgi, kabul gördüklerine emin olmak, ders çalışmalarına ya da başarılarına göre bu ilgiyi artırmamak ya da azaltmamak en işe yarar yaklaşımlardan olacaktır.
Kaygı bulaşıcıdır. Dolayısıyla ailelerimizin bu sınava hazırlık süreci ile ilgili kendi duygularını tanımaya çalışmaları, çocuklarına dair bir kaygı yaşayıp yaşamadıklarının farkına varmaları yol gösterici olabilir.
Doğru çalışma alışkanlıkları kazanmalarına destek olmak, zamanı daha iyi yönetmelerine yardımcı olmak için çocuklarının ihtiyaçlarına yönelebilirler.
Hatta bu süreçte beklentilerini de ifade edebilirler: “Senden daha iyi çalışmanı bekliyorum.” gibi…
Gerektiğinde, doğru biçimde olmak kaydıyla eleştirebilirler: “Bu hafta zamanını iyi kullanmadığını gördüm.” Geri bildirimleri her gün değil, aralıklarla vermek ve kişiliğine yönelik değil, davranışına yönelik konuşmalar yapmak daha doğru olabilir. Güzel yaptığı şeyler de söylenmelidir: “Bu deneme sonucunu çok beğendim.”, “Netlerini artırmışsın, çok güzel.” gibi…
Sadece sınava hazırlık döneminde değil, yetişkinlik hayatına hazırlandıkları ergenlik döneminde de ailelerimizin doğru iletişim kurmaya her zaman açık olduklarını biliyoruz. Bu konuda sayısız örnek verebiliriz. Ama tek cümleyle özetlemek gerekirse, çocuklarımıza “ne olursa olsun sen değerlisin” mesajını verebilmelidirler. Başarı, hepimizin ortak hedefi. Araştırmalar gösteriyor ki başarılı insanlar her zaman mutlu olamıyor. Ancak mutlu insanların, başarılı olma olasılığı her zaman daha yüksek.
Çocuğunuzun YGS Sonrası Psikolojinize de Destek Olun
Uzmanlara, kitaplara, basına baktığımızda YGS ile ilgili pek çok mesajın sınav öncesi ve sınav sırası ile ilgili olduğunu görüyoruz. Sınav sonrası psikolojiye çok fazla değinilmiyor. Oysaki sınav öncesi kadar sınav sonrası öğrenci psikolojisi de önemlidir.
YGS’den çıkan bir öğrencinin olumsuz duygular yaşaması oldukça sık karşılaştığımız bir durumdur. Ama bu sınavının kötü geçtiği anlamına gelmez. YGS’den sonra pek çok öğrenci sınav ile ilgili şimdiye kadar bastırdığı kaygıyı ve olumsuz duygularını açığa çıkarabilir. Sınavdan sonra ağlayabilir ya da sınavının nasıl geçtiği ile ilgili konuşmayabilir. Sınavdan sonra yayınlanan sorulara bakmak istemeyebilir. Böyle bir durumda sakin olmak, rahatlaması ve kendini toplaması için zaman tanımak, üstüne gitmemek, hazır olduğunda dinlemek çocuğunuza iyi gelebilir. Öğrencilerimizin YGS’den sonra YGS sonuçları açıklanana kadarki 1 hafta - 10 günlük süreçte bunu yaşaması normaldir. Önemli olan okul ve aile işbirliği içinde çocuklarımıza ihtiyaç duydukları desteği verebilmektir.
YGS öncesinde ve sonrasında, tüm süreçte, üniversite yerleştirme sonuçları açıklanana kadar öğrencilerimizin yanında olduğumuzu belirtir, üniversiteye giden yolda tüm öğrencilerimize başarılar dileriz.
Doğa Anadolu Liseleri Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü