Öncelikle bize biraz kendinizden ve İTÜ ETA Vakfı’nın amaçlarından söz eder misiniz?
İstanbul Teknik Üniversitesi Uçak Mühendisliği mezunuyum. Yüksek lisansımı (Elektronik Mühendisliği) Gebze Teknik Üniversitesi’nde yaptım. Unilever/Lever Bilgi İşlem Bölümü Sistem Yöneticisi olarak iş hayatına atıldım. Bilişim alanında outsource, bilgi teknolojileri alt yapı, internet servis sağlayıcı, sayısal dönüşüm konularında hizmet veren firmamı kurdum. Çeşitli telekomünikasyon, bilgi teknolojileri ve eğitim şirketlerinde yönetim kurulu üyeliği, icra kurulu üyeliği ve başkanlığı yaptım. Sivil toplum kuruluşlarında da aktif görevlerde bulundum. Daha sonra ise İTÜGV okullarında yedi sene yönetim kurulu başkanlığı yaptım. Eğitim ile teknolojiyi, dijitalleşmeyi yakından takip edip bu konuda öncü çalışmalar yapmaya çalıştık. Elbette gayretimiz, bunları, tatbiki geleneksel eğitim araç ve kurallarına uygun olarak gerçekleştirmekti.
İTÜ, EĞİTİMDE BİLİMSEL VİZYONDUR
İTÜ bünyesinden doğan İTÜ ETA Vakfı da bir bilim ve eğitim kuruluşudur.
İTÜ-ETA Vakfı (İTÜ İleri Elektronik Teknolojileri ve Geliştirme Vakfı), Türkiye'deki elektronik sanayii kuruluşlarının ileri teknolojilere erişmede güç birliği yapmalarına önayak olmak ve İTÜ Elektrik-Elektronik Fakültesinde, bu alanda yapılan araştırma ve öğretim etkinliklerine katkıda bulunma amacıyla, 1989’da kurulmuştur. İTÜ ETA Vakfı, mezunları, kuruluşları, iştirakleri gibi, büyük İTÜ ailesinin bir değeridir. Kendi sektörlerinin ar-ge ve inovasyon lideri kabul edilebilecek firmalardan BEKOTEKNİK, NETAŞ, SİMKO, TELETAŞ ve VESTEL kurucuları arasındadır.
Eğitim, araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin güçlenmesi, ileri teknolojiler için maddi ve manevi destek olmak, vakfın öncelikli amacıdır. Doğa Koleji ile yürüyüşü, eğitimi bilimle buluşturan en önemli adımıdır. Bugüne dek 23.331 basılı ve elektronik bilimsel dergi üreten İTÜ bünyesi, her alan ve her seviyede, bilimsel vizyonun da öncüsüdür.
BAŞARIMIZ ÖDÜLLERLE TESCİL EDİLİNCE GURURLANDIK
Bu söyleşiye, elinizde iki çok önemli ödülle geldiniz. Bu prestijli ödüller,
İTÜ ETA Vakfı Doğa Kolejine ne getirdi?
Geçtiğimiz günlerde; “Doğa’m Evimde” online eğitim programımız iki ödül birden aldı:
CXO Medya, CIO Update Dergisi, Yılın CIO Ödülü ile, Doğa’m Evimde eğitim programımız nedeniyle CIO’muz Hakan İnanır’ı ödüllendirdi. Bilişim ve Eğitim Teknolojileri Direktörümüz ödül alırken peşi sıra IDC ödülü geldi.
Bilgi teknolojisi, telekomünikasyon ve tüketici teknolojisi için pazar bilgisi, danışmanlık hizmetleri ve etkinliklerin önde gelen küresel sağlayıcısı, 110'dan fazla ülkede teknoloji ve uzmanlık sunan, dünyanın en büyük uluslararası veri analiz şirketlerinden IDC tarafından organize edilen IDC CIO Ödülleri 2021, yine “Doğa’m Evimde” platformumuzu zirveye taşıdı.
IDC CIO Ödülleri 2021, “Future of Work – Borderless Organization (İşin Geleceği- Sınır Tanımayan Organizasyonlar)” kategorisinde, “Best Borderless Organization of The Year (Yılın En İyi Sınır Tanımayan Organizasyonu)” ödüllendirildiğimiz alan oldu. Dahası, tüm kategorilerde ödüllendirilen tek eğitim kurumu olduk, hem de 154 seçkin bağımsız jüri üyesinin oylarıyla.
Vizyon ve anlayışımız, tam da bu ödül kategorisi ile örtüşüyor.
DÜNYAYA ÖRNEK OLACAK SEVİYEDEYİZ
İTÜ ETA Vakfı Doğa Koleji olarak, sürdürülebilir bir değişim yaratma adına, ayırt edici özellikleriniz nelerdir?
Uzaktan eğitim, pandeminin zorunlu sonuçlarından biri olarak bütün dünyada uygulanır oldu. Ne İngiltere ne Amerika, ne Fransa… Hiçbiri Türkiye kadar başarılı olamadı. Uzaktan eğitim olanakları yetersiz kaldı, okulları kapatıp eğitime ara vermek zorunda kaldılar. “Geçen yıl, pandeminin başında hazırlıksız yakalandılar, o yüzden başaramadılar” da diyemeyiz. Çünkü, 2020-2021 eğitim-öğretim yılı da, birçok ülkede kesintilerle devam etti. Öncelikle, teknoloji altyapısı buna yeterli olmalıydı. İTÜ ETA Vakfı Doğa Koleji olarak batıdaki pek çok ülkeden, internet erişimi konusunda iyi durumdayız. Eşdeğer önemdeki diğer başlık da “eğitim materyallerinin dijitalleşmesi” gerekliliğidir.
Biz, içerik olarak, dijital dönüşümde, ülkemizin en hazırlıklı, en öncü kuruluşu olmanın avantajını çocuklarımıza sunduk.
Doğa, bizim adımız. Her içeriğimiz gibi doğa bilincimiz de yarına dönüktür. İlkokulda ekoloji dersi veren, çevre ve doğa bilinci oluşturan bir başka eğitim kurumu duymadık henüz.
Lisede, bize özgü t-MBA modeli, 14. yılını geride bıraktı. Dev şirketlerin yöneticileri, patronları, çocuklarımızla buluşuyor, deneyimlerini aktarıyor ve sorularını yanıtlayarak fikirlerine yön veriyor.
Pandemi çocukları uzaktan eğitimde tutarken, laboratuvarları da okuldan çıkardık. VRLab uygulaması ile, fen bilgisi, fizik, kimya, biyoloji deneylerini evlerinde, online olarak yapmalarını sağladık. 180 farklı deneyi, 420.000 kez yaptılar. Sanal gerçeklik, yapay zeka, bu olanakları sundu. Üstelik her bir deneyin çıktısını aldılar.
Kodlama ve robotik derslerinde geleceğin liderleri yetişiyor. Akademik alandaki başarılar, akademik kadromuz, sanatsal, sportif ve sosyal faaliyetler, kendi eğitim materyallerimiz, tercih edilme sebeplerimizin başındadır.
BİLGİDİR PAYLAŞTIKÇA ÇOĞALAN
İTÜ ETA Vakfı Doğa Koleji, elektronik ve bilişim alanında öne çıkan şirketler tarafından kurulan bir vakfın bünyesinde yer alıyor. Bu öğrenciler için nasıl bir farklılık sağlıyor?
İTÜ ETA Vakfı, mezunları, kuruluşları, iştirakleri gibi, büyük İTÜ ailesinin bir değeridir.
Çocuklarımız, bu ailenin parçası olduklarını hissedecekleri organizasyonlar yaşadılar, yaşayacaklar.
TÜBİTAK projelerine hazırlık yaparken İTÜ hocalarının kılavuzluğundan yararlandılar.
Akademisyen buluşmalarında, bilimi Celal Şengör’den, iklim değişikliğini Mikdat Kadıoğlu’ndan, Mars’taki çalışmaların Salda Gölü ile ilgisini Nurgül Çelik Balcı’dan dinlediler. Alanlarında dünyaca ünlü, saygın profesörler, birikimlerini çocuklarımıza açtılar.
Çünkü bu bir gelenektir.
Osmanlı dönemindeki kuruluşundan bu yana, ülkenin altyapısı ve sosyokültürel gelişiminde mutlaka İTÜ’lülerin imzası vardır. Ülkenin her alanına dokunmuştur. Bu nedenle, “İTÜ demek Türkiye demektir” sözünün karşılığı vardır. Ben de bir İTÜ’lü olarak, ‘meydan okumayı sevmek’ ne demek, bilirim.
UZAKTAN EĞİTİMİN ASIL KAHRAMANLARI ÖĞRETMENLERDİR
Covid-19 salgını yüz yüze eğitimin ağırlıklı olarak online platforma taşınmasına yol açtı. İTÜ ETA Vakfı Doğa Kolejinin yüz yüze ve online eğitimde bu süreci nasıl yönettiğini anlatır mısınız?
Uzaktan eğitim, 90’lı yıllardaki şekliyle video izlenen eğitim yöntemi değildir.
Akademik kadromuz ve teknolojik altyapımız çok güçlü. Uygulamada, birinci görev de öğretmenlerimizin. 5.000’i aşkın eğitimcimiz, pandemi sürecinde öncü kuvvetler gibiydiler.
Yüz yüze eğitim sürecinden kat kat fazla yoruldular. Mesai saatleri gün içine yayıldı. Hepimiz gibi özel hayatlarıyla iç içe bir sürece girmiş olsalar da, büyük bir dirayet ve özveri gösterdiler. Çocuklarımız mağdur olmasın diye çabalarken, içerik olağanüstü zenginleşti, yetkinlikleri arttı ve tümü eğitime yansıdı. Özverili sağlık çalışanları için hissettiklerimiz, başta öğretmenlerimiz, tüm eğitim personelimiz için de geçerlidir. Onların katkısına, sadece ders, sınav, ödev içeriğiyle bakmıyoruz. Eğitim bir bütündür ve bizler robot yetiştirmiyoruz. Her bir adım özenle atılıyor. Mesela, çocuklarımıza önerilecek kitaplar için, gönüllü öğretmenler oluşuyor ve yüzlerce, binlerce kitap okunuyor. Mesela bu yıl, 8 kitap belirlemek için 4.000’i aşkın kitap okundu.
ÜLKE MENFAATİ DÜNYANIN DA YARINIDIR
Sizce salgının ivme kazandırdığı dijitalleşme sürecinin eğitim sektörüne etkileri nasıl olacak? İTÜ ETA Vakfı Doğa Kolejinin bu sürece nasıl hazırlandığını ve yol haritasını anlatır mısınız?
Uzaktan eğitim sürecinde de, sadece akademik içerik önceliğinde tıkanıp kalmadık. Sosyal ve sportif faaliyetlerin, akademik gelişimin parçası olduğu idrakiyle organizasyonlar, seminerler, konferanslar düzenledik. Veli eğitimleri de yaptık, müzik dinletileri de. Düzenlediğimiz satranç turnuvasına, 3.000’den fazla veli, çocuklarıyla birlikte katıldı. Bu anlayış, pandemi sonrasında da korunacak. Doğa’m Evimde gibi, eğitimimizin tamamlayıcı unsurları bu yüzden gelişiyor.
Çocuklarımız, ülkesine faydalı, geleneklerini koruyan, bilimin ışığında gelişerek bizim değil, kendi yarınlarını kuracak. Bu bilinç, ülkemizin, dünyanın da yarınını kuracak bilinçtir.
PANDEMİ EĞİTİM AİLEMİZİ BÜYÜTTÜ
İTÜ ETA Vakfı Doğa Koleji, Covid-19 salgının yarattığı belirsizlik sürecinde, öğrenciler için ayrıca stres kaynağı olan LGS ve YKS sınavları için ne tür destekler sundu, anlatır mısınız?
Pandemi sürecinde sadece kendi öğrencilerimize değil, Türkiye’nin dört bir yanında, tüm çocuklarımıza destek oluyoruz. Okulumuza yeni eğitim-öğretim yılı için kayıt yaptıranlara da, bursluluk sınavımıza katılanlara da online eğitim platformumuz e-doğa sistemimizi açtık, yararlanmalarını sağladık. LGS ve YKS hazırlık programlarını ve deneme sınavlarını da online platforma taşıdık. Mesela 8. sınıflar, bu öğretim yılının başından bu yana, her hafta deneme sınavlarına girdi. Böylece hem kendilerini değerlendirme hem de eksiklerine yönelme fırsatı buldular. Ama en önemlisi, sınav alışkanlığı kazandılar, stresle başa çıkmayı da öğrendiler. Milyonlarca test ve soru çözüldü. Onlarca sınav yapıldı. Ödüller, bu olanakları sağlayan platforma verildi. Olanak sağlamak kadar, sunulan vizyon sebebiyle. Öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz kadar, veliler de bu sistemde zaman geçirdi. Ödev, not, sınavları takip etti, birlikte sosyal faaliyetleri paylaştı ve gerektiğinde destek alabildi.
Veliler ile ilgili özel bir çalışmamızın da son aşamasına geldik. Uzaktan eğitimin ailelerde, evlerde, kısmi de olsa zorunlu öğretmenlere dönüştürdüğü velileri ihmal etmedik. Okul öncesinden lisenin sonuna dek, her yaş grubu için veli kitapları hazırladık. Uzmanların hazırladığı kitaplarımızı, tüm velilerimize ücretsiz olarak dağıtıyoruz. Çünkü, onların da ailemizin bir parçası olduğunu biliyoruz.
YARININ TARİHİ BUGÜNDEN YAZILIYOR
İTÜ ETA Vakfı Doğa Kolejini her şeyin çok hızlı ve çok çalkantılı yaşandığı bu dönemin sonunda nerede görüyorsunuz?
Stephen Hawking, Zamanın Kısa Tarihi eserinin girişinde, çocukların büyüklere tuhaf gelen bazı sorularını örnekler. “Neden geleceği değil de geçmişi anımsıyoruz” gibi sorular... Ardından, bilim ve felsefenin çoğunlukla bu tür sorgulamalar ile geliştiğini anlatır. Vizyonumuz, böyle sorgulamalardan vazgeçmeyen ve gelecek için inovasyon, çevre, bilim duyarlılığına sahip çocuklar yetiştirmektir. Eğitimi tamamlayan unsurlarımız daha da zenginleşiyor. Çevre ve bilim duyarlılığını, hem akademik hem sosyal içeriklerle besliyoruz. Teknolojik gelişmeleri, eğitimimiz içinde, çocuklarımızla buluşturuyoruz. Bu anlayış ve vizyon, 248. yılını yaşayan İTÜ kültüründen destek alarak güçleniyor. Çocuklarımız, ülkesine faydalı, geleneklerini koruyan, bilimin ışığında gelişerek bizim değil, kendi yarınlarını kuracak. Bu bilinç, ülkemizin, aynı zamanda dünyanın yarınını kuracak bilinçtir. İTÜ ETA Vakfı Doğa Koleji olarak, yarına köprü olma sorumluluğumuzdan uzaklaşmayacağız.